Page 110 - Anadolu'dan Geleceğe
P. 110

106
                                                             ANADOLU’DAN GELECEĞE









            Kulübümüzle okul dışındaki sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yaparak, okul içi ve
            okul dışı etkinlikler düzenleyerek üniversitemizdeki öğrencilerin de farkındalığını
            artırmaya çalışıyorduk. Koç Üniversitesi Engelli Çocuk ve Ailelerine Destek
            Merkezi (EÇADEM) ile Down sendromlu bireylerin çalışıp sosyalleşmelerine
            olanak tanıyan Down Cafe’yle etkinliklerimiz olmuştu. Sonrasında okul dışı
            etkinliklere katılmaya başladım. Bu projelerden ‘Aşhane-Komşum Aç Yatmayacak’
            kapsamında Kadıköy’den Zeytinburnu’na kadar farklı noktalarda durarak çorba
            dağıtımı yapmıştım. Suriyeli mültecilerle ilk karşılaşmam böyle olmuştu. İşte o
            zaman evsizler konusunda daha fazla projeye dahil olmam gerektiğine karar
            vermiştim. Bu motivasyonla, kimsesiz ve kalacak yeri olmayanlar için hayata
            geçirilen Evsizler Evi’nden dağıtım yaptığı zamanlar Şefkat-Der’le çalışmaya
            başlamıştım. Sonradan Koç Üniversitesi Gönüllüleri Farkındalık Grubu’yla
            bu dağıtımlara katılmıştık. Daha sonra Hayata Sarıl Lokantası’nda gönüllülük
            yapmaya başladım. Sürdürülebilirlik olarak çok beğendiğim bu projede, gündüz
            vakti insanlar gelip bir lokanta gibi siparişlerini verip yemek yiyebiliyordu fakat
            akşam belli bir saatten sonra içeriye sadece evsizler alınıyor, onlara yemek
            dağıtılıyordu. Okuldaki son senemde Anadolu Bursiyeri olan arkadaşlarımın
            gruplar halinde dağıtımlara katılmalarına ve bu dernekle tanışmalarına öncülük
            ettim. Bunların yanı sıra, çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birçok gönüllülük
            faaliyetinde bulundum. Sosyal sorumluluk projelerinde yer almamın asıl sebebi,
            insanların sadece insan oldukları için temel haklarına erişiminde herhangi bir
            engelle karşılaşmaması gerektiğine duyduğum inanç. Bu noktada toplumda
            temel haklara erişmekte zorluk yaşayanlar için, daha iyi konumda olanların bir
            şeyler yapması, birleşmesi, öncü olması gerektiğine inanıyorum.

          GELECEĞİMİZİ KURTARABİLİRİZ
            Üniversiteden önceki dönemde, lise yıllarında sosyal sorumluluk konusuna
            odaklanan bursiyerler de var. Onlardan bazıları okuyacakları bölümü dahi,
            “İnsanlara nasıl daha çok fayda sağlayabilirim?” sorusu çerçevesinde seçiyorlar.
            Bu bakış açısıyla Anadolu Bursiyerleri Programı’yla tanışınca karşılıksız iyilik
            anlayışını daha geniş bir çevreye yaymak için çalışmaya başlıyorlar.

            2021 mezunu Garanti BBVA Bursiyeri Seda Altıntaş, lisede başladığı sosyal
            sorumluluk faaliyetlerini üniversitede de sürdürdüğünü ve bu gönüllülük
            faaliyetlerinin hayatına etkisini şöyle anlatıyor: “Psikoloji Bölümü’nü seçmemdeki
            etkenlerden biri lisede katıldığım sosyal sorumluluk çalışmalarıydı. Birinin
            hayatına dokunmak ya da birinin hayatında ufacık da olsa bir yer edinebilmek
            çok önemli. Çocuklarla, otizmli ya da Down sendromlularla vakit geçirmek






                                                    ANADOLU BURSİYERLERİ PROGRAMI’NIN 10 YILI
   105   106   107   108   109   110   111   112   113   114   115